KOLEKTIF KüLTüR-SANAT BELLEğIMIZ: MILLIYET SANAT

Türkiye’nin kültür-sanat hayatının en önemli simgelerinden biri, 50 yıldır yayın hayatına devam eden Milliyet Sanat. Kültür-sanat yayınlarının can çekiştiği bu dönemde dergi, tüm görkemiyle 50’nci yılını kutluyor. Gazeteci Evrim Altuğ, ‘Türkiye’nin Sanat Hafızası’ ile 50 yıllık serüvene ışık tutuyor.

İleri toplumların en belirgin özelliklerinin başında bir kolektif bilinç sahibi olmaları gelir. Bu bilinci geliştirmenin yolu ise toplumsal hafızanın güçlü ve sağlıklı kalmasından geçer. Toplumun geçtiği yollar, yaşanan sevinç ve hüzünler, başarılar ve başarısızlıklar... Her biri bugünün toplumunu şekillendirir ve bir anlamda yarın nasıl yaşayacağımızı gösterir. Türkiye’nin politik hafızasıyla ilgili bolca tartışma yapıldığından sanatsal hafızasını tartışmaya fırsat bulmakta güçlük çekiyoruz. Fakat 1972’de yola çıkan ve serüvenini aralıksız devam ettiren Milliyet Sanat ülkemizin kültür ve sanat alanındaki hafızasına bir ayna tutuyor.

Milliyet Sanat, 50’nci yılını ‘Türkiye’nin Sanat Hafızası’ isimli özel bir kitapla kutluyor. 25 Eylül 1972 günü Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi’nin müjdelediği ve 29 Eylül 1972’de ilk kez okuyucusuyla buluşan Milliyet Sanat, Cumhuriyet tarihinin son 50 yılına yakından tanıklık etti. ‘Türkiye’nin Sanat Hafızası’ okuyucularını deneyimli sanat gazetecisi Evrim Altuğ’un kalemiyle kültür-sanat dünyamızda titiz bir kazıya davet ediyor.

Peki, bu kitabı ‘titiz bir kazı’ haline getiren ne? Bugüne dek Milliyet Sanat sayfalarında kendine yer bulmuş on binlerce haber kitapta tek tek özetleniyor. Bu zaman yolculuğunu daha kolay sindirebilmek için bu 50 yıllık serüven 10’ar yıllık periyotlar halinde beş parçaya bölünüyor. Sait Maden, Mengü Ertel ve Bülent Erkmen gibi ustaların Milliyet Sanat için tasarladığı kapaklar kitabın sürükleyici tasarımı ile bir araya gelince 430 sayfalık bu dev almanağı daha ilgi çekici bir hale getiriyor.

Milliyet Sanat, gazeteci Tuğrul Eryılmaz’ın deyimiyle “popüler olan ile olmayan arasında ayrım yapmayan” bir anlayışı öne çıkararak Muhsin Ertuğrul’dan Picasso’ya, Yaşar Kemal’den Rachel Weisz’a, Yılmaz Güney’den Nick Cave’e, Cemal Süreya’dan Pink Floyd’a, Haluk Bilginer’den Elia Kazan’a geniş bir hinterlanddan isimleri kapak konusu yaptı. Döneminin en önemli olaylarına da kayıtsız kalmayıp günün nabzını tuttu. Bugüne kadar Milliyet Sanat kapağında neler gördük? 1 Mayıs, Susurluk, sansür, orman yangınları ve COVID-19 dönemine atfen maskeli Beethoven akla gelen en basit örnekler.

Kitabın sayfaları arasında dolaşırken insanı en çok şaşırtan, Milliyet Sanat’tan yolu geçenleri görmek oluyor. Milliyet Sanat’ın kolektif bilincimize katkısını kolektif bir çalışma içerisinde sağladığını anlıyoruz. Şair Onat Kutlar, gazeteci ve yazar Hıfzı Topuz, şair Talat Halman, ressam Abidin Dino, sanat tarihçisi Nazan Ölçer, yönetmen Ferzan Özpetek ve ressam, yazar ve şair Bedri Rahmi Eyüpoğlu gibi sanat dünyamızın en önemli isimleri yurtdışı gezilerine, araştırmalara ya da jüri üyeliklerine gittiklerinde ‘gönüllü muhabirlik’ yaparak Milliyet Sanat için yazılar yazıp röportajlar hazırlıyorlar.

Son bölümde Milliyet Sanat’ta 30 yıl geçiren gazeteci ve yazar Zeynep Oral, 2000-2008 yılları arasında Milliyet Sanat’ın genel yayın yönetmeni olan gazeteci Tuğrul Eryılmaz ve bugün Milliyet Sanat’ın direksiyonunda olan yazar Filiz Aygündüz kültür-sanat dünyamızın bu önemli yayınına nasıl can verdiklerini anlatıyor.

‘Türkiye’nin Sanat Hafızası’ hem Milliyet Sanat’a hem de ülkemizin son 50 yılının kültürel, sanatsal ve politik tarihine hızlıca bir göz atmak açısından eşsiz bir kaynak görevi görmeye aday.

2023-06-09T07:59:56Z dg43tfdfdgfd