SELIN IRMAK KAÇMAZ SAğLıKLı YAşAMıN MEME SAğLığıNA ETKISI

Selin Irmak KAÇMAZ

Ekim ayı boyunca 'Meme Kanseri Farkındalık Ayı' ve bu konuyu gündemde tutmak büyük önem arz ediyor. Çünkü meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biri. Çoğu zaman göz ardı edilen bazı belirtiler ise bu hastalığın ilk habercisi olabiliyor. Öte yandan yaşam tarzımızda yapacağımız bazı değişiklikler bizleri bu hastalıktan büyük ölçüde koruyabilir. Genel Cerrahi ve Meme Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Can Atalay ile o değişiklikleri ve ne derece önemli olduklarını konuştuk.

BESLENMENİN ÖNEMİ

"Beslenme meme sağlığı üzerinde nasıl bir rol oynuyor? Özellikle hangi besinler koruyucu etki gösteriyor?" diye sorduğum Can Atalay, "Beslenme, meme sağlığının korunmasında en temel faktörlerden biridir. Yapılan bilimsel çalışmalar, antioksidan içeriği yüksek, sebze ve meyve ağırlıklı Akdeniz tipi beslenmenin meme kanseri riskini azalttığını gösteriyor" dedi ve şunları söyledi:

"Renkli sebzeler, yeşil yapraklılar, zeytinyağı, tam tahıllar ve Omega-3 içeren balıklar bu açıdan oldukça değerlidir. Ayrıca işlenmiş gıdaların, rafine şekerin ve aşırı alkol tüketiminin sınırlandırılması da uzun vadede koruyucu etki sağlar. Kadınlara sürekliliği olan dengeli bir yaşam tarzı öneriyoruz, yani diyet değil, sağlıklı beslenmeyi bir yaşam biçimi haline getirmek."

PEKİ YA EGZERSİZ BU İŞİN NERESİNDE?

"Egzersiz, sadece fiziksel değil, hormonal ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkisiyle de koruyucu bir role sahip" diyen Atalay ekledi:

"Haftada en az 150 dakika orta tempolu egzersiz (örneğin tempolu yürüyüş, yüzme, dans veya bisiklet) öneriyoruz. Düzenli egzersiz, östrojen seviyelerinin dengelenmesini sağlayarak meme kanseri riskini azaltabiliyor. Ayrıca egzersizin stres hormonlarını düşürdüğünü, uyku kalitesini artırdığını ve genel vücut direncini güçlendirdiğini de söylemek mümkün."

UYKU DÜZENİ BAĞIŞIKLIK VE HORMONLAR ÜZERİNDE NASIL BİR FARK YARATIYOR?

Can Atalay, "Yeterli uyku, vücudun onarım ve bağışıklık süreçlerini doğrudan etkiler. Geceleri 7-8 saat kaliteli uyku, hormon dengesinin korunmasına ve stresin azalmasına yardımcı olur. Uyku bozuklukları melatonin seviyesini düşürür ve bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Uyku hijyeninde en önemli adımlar düzenli uyku saatleri, yatmadan önce ekran kullanımını sınırlamak ve kafein tüketimini azaltmaktır. Özellikle yoğun iş temposuna sahip kadınlarda, uyku kalitesi bozulduğunda hormonal denge de etkileniyor" dedi.

STRES KANSER SEBEPLERİNDEN BİRİ Mİ?

Stres, neredeyse bütün hastalıklarla ilişkilendiriliyor. Peki buna meme kanseri de dahil mi?

Stresin doğrudan kansere neden olmadığını, ancak bağışıklık sistemini zayıflatarak dolaylı bir risk faktörü haline gelebildiğini söyleyen Atalay, "Yoğun stres dönemlerinde vücut iltihabi yanıtları artar, bu da hücresel düzeyde olumsuz etkiler yaratabilir. Günlük yaşamda kısa nefes egzersizleri, meditasyon, yürüyüş gibi küçük rutinler bile büyük fark yaratır. Ayrıca stresle baş etmede sosyal destek çok önemlidir, kadınların yalnız olmadığını hissetmesi, paylaşması ve gerektiğinde profesyonel destek alması gerekir" diye konuştu.

SAĞLIKLI YAŞAM TARZI RİSKİ YÜZDE 30 DÜŞÜRÜYOR

"Sağlıklı yaşam tarzı benimseyen bir kadın, meme sağlığı açısından riskini ne ölçüde azaltabilir?" sorusuna ise Can Atalay şöyle cevap verdi:

"Elbette hiçbir faktör riski tamamen ortadan kaldırmaz, ancak sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla risk önemli ölçüde azaltılabilir. Araştırmalar, düzenli egzersiz yapan, sağlıklı beslenen, alkolü sınırlayan ve kilo kontrolünü koruyan kadınlarda meme kanseri görülme oranının %30 kadar düştüğünü gösteriyor. Biz sadece hastalığı tedavi etmeyi değil, kadınların yaşam biçimini iyileştirmeyi hedefliyoruz. Tarama, tanı, tedavi ve takip süreçlerini aynı çatı altında buluşturan bütüncül yaklaşımımız, kadınların hem fiziksel hem de psikolojik olarak sağlıklı bir yaşam sürdürmesini destekliyor."

2025-10-08T10:21:41Z